10 KONU

YSM SMTB AR-GE Projemiz KOSGEB’ ten Onayını Aldı
2 Aralık 2010
Yönetim Şekli : Karınca ile Aslan
19 Mart 2011
Hepsini göster

10 KONU

sedatyazici_vesikalikfotoMerhabalar,

 

Uzun süredir yazmamıştım ve arkadaşların ısrarı üzerine ne zamandır aklımda olan ve seri halinde yazabileceğim konular zihnimde dolaşıp duruyordu. KOBİ Patronlarına, STK Yönetim Kurullarına ve Kamu Yöneticilerine yararlı olabileceğini düşündüğüm konuları 10 başlık altında topladım ve bu yazıma 10 KONU ismini vermeye karar verdim.

 

Herkes kendisine uygun olan bir konuyu mutlaka bulacak ve okuyacaktır.

Sonra da şunu da okuyayım, şunda “ne diyor bakalım Sedat bey” diyerek diğerlerini de okuyacağını düşündüğüm bu yazımı sizlerle paylaşayım istedim.

 

Bilgi paylaşıldıkça değerlenir. Eskiler “İlim maluma tabidir” derler. Bizde paylaşmaya ve olanı daha da değerli kılmaya, ihtiyacı olana zamanında ulaşmaya, özetle ilmin zekatını vermeye çalışıyoruz.

 

Okuyucularımıza özel bir ipucu vererek başlayalım. Ne dersiniz?

 

“Bizdeki kaynak (bilgi veya para) bizim değil ki sahiplenelim, verdikçe bizim olana sahip çıkma felsefesi hepimizin sarılacağı bir meseledir” diyelim ve Bismillah diyerek başlayalım.

 

Şu 10 KONU nedir bir sıralayalım :

1.      “Terleten Sorular” ile tanıştım mı? Bu soruları cevaplayarak ne değişir? Akıl terine değer mi?

2.      “Acil Durum Strateji” miz ne olacak?

3.      Ticaret ve ekonomi son 30 yılda nasıl değişti?

4.      10 Ölümcül Pazarlama hatası (Philip Kotler)

5.      Bilgi – Değer – Gelir (Sebepler Dairesi ve Sonuçlar)

6.      KOBİpirin – KOBİ’lerin ilacı geliyor

7.      Devlet Desteklerinden yararlanın ve Proje üretin

8.      Durum Analizleri ve Şirket Karnesi

9.      Şirketimizin değeri nedir? Nasıl hesaplanır?

10.  Şu 3 şeye ihtiyacımın olduğunun ne kadar farkındayım?

 

Konu’lar hakkında kısaca yazmaya çalıştım. Keyifli okumalar…

 

KONU 1 : Terleten Sorular

 

YSM Yazılım şirketi Danışmanlık SBU (stratejik iş birimi) “Terleten Sorular” adı altında metodolojik bir çalışma hazırlamış ve bu çalışmayı (devletten onaylı) YSM SMTB AR-GE projesi içerisine kendi matematiksel modeli ve KOBİ uygulama metodolojisi ile enjekte etmiş ve değerli KOBİ yöneticilerine hazır hale getirmiştir. Yani yazılım da, gerekli danışmanlık hizmeti de hazır.

 

Terleten Sorular şu başlıklar altında sınıflandırıldı :

 

  • Strateji Soruları (17 soru)
  • Pazarlama Soruları (27 soru)
  • Liderlik Soruları (10 soru)
  • Finansal Sorular (15 soru)
  • Kişisel Sorular (32 soru)

 

Toplam 5 başlık ve 101 soru sizi epey terletecek, tabi isterseniz.

Lakin bu sorularla KOBİ işletmeniz veya Derneğiniz veya Kurumunuz (Kamu, Belediye, vb.) üzerinde ciddi kafa yormanızı sağlayacak.

 

Bu konu hakkında görüşmek dileğiyle… iletisim@ysmyazilim.com adresine bekliyorum.

 

KONU 2 : Acil Durum Stratejisi

 

Acil durumdan kastımız nedir, bunu açıklamakla başlayalım ve Durum Analizleri’ne değinerek bu konuya değinelim. Bu konuyu da yine kendimizden yani YSM den örnek vererek yapalım ki, sadece bir şeyler yazıp ukalalık yapıyormuş gibi anlaşılmayalım. Malum bu yazdıklarımı hep kendime yazıyor ve siz değerli okuyucularımıza kendimizden örnek vererek konuyu açıklayalım.

 

Önce SWOT yani Güçlü-Zayıf-Fırsat-Tehdit (GZFT) Analizi yapın. Alın bir A4 kağıdını kalemle 4 e bölün, her bir çeyrek sayfada 1,2,3,… şeklinde Güçlü ve Zayıf Yönlerinizi, sonra ne tür Fırsatlar’ın sizi beklediğini, işinizle ilgili hangi Tehditler’in var olduğunu yazın. Daha sonra kağıdın arka tarafına Zayıf yönlerinizi nasıl güçlendireceğinizi yine 1,2,3,… şeklinde yazın. Ardından Tehditleri nasıl Zayıf hale getireceğinizi 1,2,3,… şeklinde belirleyin. Ardından Fırsatları hangi Güçlü yönlerinizle işe (yani paraya) çevireceğinizi 1,2,3,… şeklinde belirleyin.

 

YSM Yazılım şirketinde biz nasıl yaptık ve yapıyoruz. 2010 son aylarında SWOT Analizimizi yaptık ve YSM SMTB yazılım AR-GE projesinde bunu da matematiksel modele çevirdik, Çalışan-Yönetici-Kurumsal ve Patron puanlarını yazılım içinde hesaplattık, sonra her birini kendi içinde karşılaştırarak birim sorgulamalarımızı yaptık. Aynı çalışmayı PEST Analizinde yaparak dış çevre analizimizi de paralel de yaptık.

 

Daha sonra yine YSM SMTB yazılım AR-GE projesi vasıtasıyla FIMO, RECOIL analizlerini tıpkı SWOT ve PEST te olduğu gibi SNOW metodolojisini de kullanarak aynı şekilde Çalışan-Yönetici-Kurumsal ve Patron puanlarını yazılım içinde hesaplattık, sonra her birini kendi içinde karşılaştırarak birim sorgulamalarımızı yaptık.

 

Normalde yıllık bütçe yapan bir şirkettik, bu sefer 2011-2015 yıllarını kapsayan Stratejik Planımızı tamamladık ve bu plan çerçevesinde 5 yıllık Gelir-Gider, Duran Varlık alımı, sermaye artırımı dahil tüm finansal hareketleri planladık. Umarız planladığımızın daha üstünde gerçekleşir, çünkü bu hesaplamalarda çok sert ve kötümser senaryolarla çalıştık. Daha sonra iyimser senaryoyu da hazırladık. Ama izleyeceğimiz çıkış planımız Kötümser Senaryo baz alınarak yürütülecektir.

 

Yine aynı şekilde 2011 yılı Stratejik Hedefleri, gerekli Kaynakları ve Faaliyetleri kimlerin yapacağına kadar detaylandırarak bunların finansal figürleri ve performans kriterleri ile aylık planları da dahil olmak üzere hazırladık.

 

Biz tüm sebepleri yerine getirdik ve icraatta da aynı şekilde en iyi şekilde yerine getiremeye çalışıyor olacağız. Gerisi yani Sonuçları sorarsanız tek cevabım : YA NASİP olacak !

 

Tüm bunlar YSM içindi, peki biz bunların tümünü yapamazsak ne yapalım? Ne tavsiye edersiniz?

SWOT analizi bir kere şart. Onu A4 kağıdına yazdınız diyelim. Kağıdın arkasına da dediklerimi yazdınız. Onlarda şart. Peki başka ne yapabilirim derseniz de şunları söylemeden geçemem.

 

Müşteri odaklı bir organizasyon sahibiyseniz (ki bence doğrusu budur) :

  • Müşteri Sayılarını Segmen-Segment bilmelisiniz. Hangi segmentte kaç adet müşterim var?
  • Bu müşterilerin tek-tek ve segment bazında ciro rakamları nedir? Nasıl artabilir?
  • Bu müşterilerin tek-tek ve segment bazında kar rakamları nedir? Nasıl artabilir?
  • Bu müşterilerin tek-tek ve segment bazında risk rakamları nedir? Nasıl azalabilir?
  • Gelirlerin %80 i hangi müşteriler veya segmentlerden?
  • Hangi müşterilerle çalışmayı bırakmalısınız? Vazgeçme stratejiniz nasıl olmalı?

 

Ürün (mal/hizmet) odaklı bir organizasyon sahibiyseniz :

  • Ürünleri sınıflandırıp, hangi segmentteki ürünlerden kaç adet (kg, ton, mt,.. ) sattık?
  • Bu ürünlerin tek-tek ve segment bazında ciro rakamları nedir? Nasıl artabilir?
  • Bu ürünlerin tek-tek ve segment bazında kar rakamları nedir? Nasıl artabilir?
  • Bu ürünlerin tek-tek ve segment bazında risk rakamları nedir? Nasıl azalabilir?
  • Gelirlerin %80 i hangi ürünler veya segmentlerden?
  • Hangi ürünlerle çalışmayı (üretmeyi veya alıp-satmayı) bırakmalısınız? Vazgeçme stratejiniz nasıl olmalı?

 

Unutmayın Pareto’nun keşfettiği tekvini bir kanun olabileceğini düşündüğüm 80 e 20 kuralı ile başbaşasınız.

 

Yine basit bir yöntemden daha bahsedeyim. 1 sayfalık A4 de yapabileceğiniz:

Ay, tahmini gelir, tahmini gider tablosu yapıp yıllık tahmini finansal gerçekleşmeleri yazın. İsterseniz yanlarına tahminilerle birlikte 2 kolonda  gerçekleşmelerini açarsınız böylece bu basit finansal iş planını ay-ay takip edebilirsiniz.

 

Tüm bu yöntem ve analizler, sorulara vereceğiniz cevaplar; Sizin kendi kuruluşunuza özel “Acil Çıkış Planınız” olacaktır.

 

Bu konu hakkında görüşmek dileğiyle… iletisim@ysmyazilim.com adresine bekliyorum.

 

KONU 3 : Ticaret ve Ekonomi son 30 yılda nasıl değişti?

 

Ekonomi analistleri gibi şöyle oldu, böyle oldu demeyeceğim, zaten sıklıkla duyarsınız bunları.

 

30 yılda dünyada ticaret değişti, ekonominin kuralları değişti. Bu değişime ayak uydurmak gerek.

Hatta neredeyse 30 yılını dolduracak olan 1982 anayasası bile değişmeli, hem demokratikleşme hem de çağdaşlaşma yani bugüne ve yakın geleceğe uyum adına çok önemli bir değişiklik bu.

 

Malum ticaret kanunumuz değişti, Temmuz 2012 de yürürlüğe girene kadar bir çok düzenleme de paralelde yapılıyor olacak. 2002 de hazırlanan taslak 8 yaşını doldurup 9 yaşından gün almışken onaylandı, o bile gecikti, ama malum “Hayatta yakalanan her nokta SIFIR noktasıdır.”

 

Ticaret bir ekonomik faaliyettir.

Kapitalist sistemde talep yani tüketim yetersizliği krizlere yol açıyor ve bu krizler giderek daha kısa zaman aralıklarıyla meydana geliyor.

 

20. asrın başında 30 yılda bir kriz yaşanırken, giderek bu süre 20 yıl, 10 yıl ve günümüzde 3-5 yıla indi. Gelişmemiş ülkeler baskıyla serbest ticarete mecbur ediliyor. Bunun da yeterli olmadığı durumlarda, dünyanın çeşitli yerlerinde savaşlar çıkartılıyor.

 

Şimdilerde Türkiye’de nüfusun %50 si 30 yaş altında. “Geleceğe yeterli donanımla yetiştiriyor musunuz?” Bu bir soru işareti. Bir de “kendini zamana uyduramayan” başka bir kesim var. Bu 2 unsur da ticarette farklılaşmaya sebebiyet veriyor.

 

Son 30 yılda maddi değerlerlerin oranı % 70 den %30 a inerken, tersine maddi olmayan değerler (kısmen hizmet sektörünün katma değeri de söylenebilir) %30 dan %70 lere tırmanıyor. Hatta bu aşırı değerlenme balon etkisi yaparak başta Amerikan ekonomisi olmak üzere tüm dünyada Ekim 2008 de büyük bir ekonomik krize sebebiyet vermişti.

 

Bu konu hakkında görüşmek dileğiyle… iletisim@ysmyazilim.com adresine bekliyorum.

 

KONU 4 : 10 Ölümcül Pazarlama hatası (Philip Kotler)

 

MediaCat yayınlarından çıkan Philip Kotler imzalı “10 Ölümcül Pazarlama Günahı” kitabını okumuştum. Ne zamandır sizlerle paylaşayım istedim.

 

Amacım kimsenin günahına girmek ve onu ifşa etmek değil, bilakis herkesin her türlü günahını azaltmaktır. Bu seferki iştigalimiz Pazarlama Günahları :

 

  1. Yeterince “Pazar odaklı” ve “Müşteri merkezli” değilsiniz.
  2. Hedef müşterilerinizi tam olarak anlayamıyorsunuz.
  3. Rakiplerinizi daha iyi tanımlamalı ve izlemelisiniz.
  4. Hissedarlarınız ve diğer paydaşlarınız ile ilişkinizi yeterince iyi yönetemiyorsunuz.
  5. Yeni fırsatlar ve işler bulmakta başarılı değilsiniz.
  6. Pazarlama planınız yok veya pazarlama planı süreciniz kusurlu.
  7. Ürün ve hizmet politikalarınız yok veya yeterince sıkılaştırılmış değil.
  8. Marka geliştirme ve iletişim becerileriniz zayıf.
  9. Verimli ve organize pazarlama gerçekleştirebilecek kadar iyi organize olamamışsınız.
  10. Teknolojiden azami derecede yararlanamıyorsunuz.

 

Listeden sayın bakalım, kaç tane pazarlama günahı işliyorsunuz ve kaçına tövbe edeceksiniz?

Ben saydım. 2.5 tane. Yani 2 si tam biri yarım günahlarımızın.

 

Bu konu hakkında görüşmek dileğiyle… iletisim@ysmyazilim.com adresine bekliyorum.

 

KONU 5 : Bilgi – Değer – Gelir (Sebepler Dairesi ve Sonuçlar)

 

İşletmeler “değer” üretmeli ve bu değer “gelir” e dönüşmelidir. Bizim işimizde ve diğer bir çok işte artık “bilgi” kimdeyse güç ona geçiyor. Yani eldeki bilgiyi değere dönüştürmeliyiz.

 

“Değer nedir?” dersek, değer para verilebilir şey demektir. Yani üreteceğimiz değer mal veya hizmetin üzerine eklediğimizde “katma değer” kelime öbeğine bürünür. Çok duyarsınız katma değer sözünü.

 

Kuruluşlar müşterilerine (hedef kitlelerine) ne tür değerler üretiyorlar ise bu değerleri şekilse formda çizer ve takip ederse “değer haritaları” oluşturmuş olur. Bu değer haritalarına “değer zinciri” de denmektedir. Değer zincirindeki gereksiz şeyler silinerek veya bir başka adımla birleştirilerek sadeleştirme (yalınlaştırma) yoluna gidilerek “yalın felsefesi” uygulanır.

 

Basitlik (kolaylık anlamında) her zaman kazandırır. Zorlaştırmayıp, basitleştirerek kolaylaştırmamız lazım. Bu felsefe bize inanılmaz kazançlar sağlar. Değer zincirimizdeki yalınlaştırma bize stratejik maliyetlerimizi azaltma fırsatı da sunar. Bu da karlılık artışı ile sonuçlanır.

 

Planlı bir şekilde kaynakları yöneterek değer yaratan kişi başarılı girişimci ünvanını alabilir. İnovasyon is yeni veya önemli ölçüde değiştirilmiş ürün (mal yada hizmet) veya sürecin, yeni bir pazarlama yönteminin, ya da iş uygulamalarında, iş yeri organizasyonunda veya dış ilişkilerde yeni bir organizasyonel yöntemin uygulanmasıdır. Bilgi günümüzün en önemli gücüdür. Değer üretiminizin mevcut veya innovatif bir yoldan mı olacağına siz, işiniz ve sektörünüzün niteliğine göre karar verilebilir.

 

Üretim (fiili üretim veya satmak üzere satın alma) ve pazarlama süreçlerinde elimizden geleni yaptığımızda ardından satış gelir. Satış sonrası ise “Gelir” oluşur. Gelir anında veya sonrasın da “Tahsilat” süreci başlar. Bu tüm işlerde aşağı yukarı böyledir.

 

Tüm bu süreç adımlarını düzgün ticaret erbabı olarak hakkını vererek yerine getirdiğimizde sebepleri yerine getirmiş oluruz. Yani “sebepler dairesinde” vazifemizi ifa etmiş oluruz. Sonuçlar ise bizim dışımızdadır. Kısmen müdahil olabiliriz.

 

Bu konu hakkında görüşmek dileğiyle… iletisim@ysmyazilim.com adresine bekliyorum.

 

KONU 6 : KOBİpirin – KOBİ’lerin ilacı geliyor

 

“Pirin” vb. ses benzeşmeli kelimeler bize ilacı hatırlatır.

 

YSM Yazılım olarak KOBİ’lerin dertleri nedir? Biz yazılım, tanıtım ve danışmanlık firması olarak KOBİ’lerin bu dertlerine nasıl derman oluruz diye uzun süre kafa yorduk ve bir ilaç, bir çözüm geliştirdik.

 

Daha sonra bu çözümü marka tesciliyle belgeledik. Aralık 2010 itibarıyla KOBİpirin markası tescillendi. Çok yakında bu çözüm ya da bu ürün hakkında bizden çok şey duyuyor olacaksınız.

 

“Sayın Patron, Artık Anla 3” yazımızda KOBİpirin gelecek diyorduk. Artık süreç başladı.

 

Pratik ve kullanılabilir bir araç ile işin teorisini bilmeden bir KOBİ patronuna bu modern yönetim teknik ve sistemlerini kullandırmak ve onları daha rekabetçi, daha yönetici, kontrolcü ve daha öncü bir patron haline getirebilmek asıl amacımız.

 

Uygulama aşamasından sonra ise kontrol ve geliştirme süreci başlar. Yapılan uygulamaların sonuçları incelenir ve amaçlara ulaşabilmek için yapılması gereken değişiklikler planlanır ve uygulamaya geçilir. Daha sonra bu uygulamalar da kontrole tabii tutulur ve çember bu şekilde dönmeye devam eder. Tıpkı PUKÖ (Planla-Uygula-Kontrol et-Önlem al) döngüsü gibi.

 

KOBİpirin ile tanışmayan kalmasın.

 

Bu konu hakkında görüşmek dileğiyle… iletisim@ysmyazilim.com adresine bekliyorum.

 

KONU 7 : Devlet Desteklerinden yararlanın ve Proje üretin

 

Devletimiz son yıllarda giderek “veren el” konumuna geliyor. Zaten bir çok konuda devlet “alan el” konumunda. Eğer biz devletin yani devlet kurumlarının istediği şekilde hareket etmezsek yani “proje üretip, senden destek istiyorum, hem de para olarak nakit istiyorum” diyorsanız mesele yok. Aksi takdirde kafamızda hep bizden bir şeyler alan ama bize, şirketlere, esnafa ne veriyor ki diyerek her gün eleştirip her gün hayıflanmak durumunda kalırız.

 

Proje üretmeden de veriyor, gel başvur, şartları yerine getir, tanıtım desteği al, eleman desteği al, yurt dışı iş ziyareti desteği al dediği bir çok destek çeşidi var.

 

“Yüksek rakamlarla destek istiyorum Sedat bey, o dedikleriniz bizi kesmez”  diyorsanız “fikirlerinizi projelerinizi faaliyetlere ve hedeflere çevirip maliyetlendirin” yani proje olarak hazırlayın. Ben nasıl olacağını bilmiyorum diyorsanız, piyasada bu konularda danışmanlık hizmeti veren kuruluşlarla çalışın, ama önce kendilerine almışlar mı destek, ondan emin olun. Kendi söküğünü dikenlerle çalışın.

 

Bu konuda kimseyi bulamıyorum diyorsanız, projeniz destek verebileceğimiz (bizim uzmanlık konularımızdan) biriyse yardımcı olmaya çalışalım. YSM olarak yine kendi kendimize söyleyip kendimizde uyguladığımız bir konuyu daha sizlerle paylaşmış olmanın ve becerip de yol gösterebildiysek ne mutlu bize.

 

Devlet Destekleri çok çok önemli can suyudur, ihmal etmeyiniz.

Bu konu hakkında görüşmek dileğiyle… iletisim@ysmyazilim.com adresine bekliyorum.

 

KONU 8 : Durum Analizleri ve Şirket Karnesi

 

Mevcut Durum Analizleri çok çeşitlidir. Öncelikle neye ihtiyacınız olduğuna dair bir netlik ile konuya eğilip, ana konu ve ilgili diğer konular çalışılmalı ve analiz edilmelidir.

 

YSM Olarak neler yaptığımızı Konu 2 de detaylı yazdık, o kısmı tekrar okuyunuz veya not ediniz.

Kendi uyguladıklarımızı sizlerle paylaşmaktan memnuniyet duyarız.

 

EVET bir kısım analizleri sizlerle paylaşalım :

  • SWOT Analizi
  • PEST Analizi
  • Terleten Sorular
  • FIMO
  • RECOIL
  • TouchPoint Skorlaması
  • Operasyonel Skorlama
  • Dengelenmiş Şirket Kartı (BSC)
  • CRM Checkup Skorlama
  • Müşteri Analizleri
  • Ürün (Mal / Hizmet) Analizleri
  • Görev – Yetki – Nitelik – Beceri –Yetkinlik analizleri
  • …… kuruluşunuza özel analizler

 

Tüm bunlar sonucunda değişik metodolojilerin kesişimi ile şirket karnesini aylık, çeyrek yıllık, yarım yıllık ve yıllık olarak alabilirsiniz.

 

Bu konu hakkında görüşmek dileğiyle… iletisim@ysmyazilim.com adresine bekliyorum.

 

KONU 9 : Şirketimizin değeri nedir? Nasıl hesaplanır?

 

Herkesin gönlünde bir aslan yatar ve herkesin işletmesi, şirketi kendisi için çok değerlidir. Ama bunun da objektif ve subjektif değerlendirmeleri olduğunu belirtmek isterim.

 

Şirketlerin defter değeri ile piyasa değeri arasında her şey tam resmi olsa bile farklılık vardır. Birinci farklılık kayıt dışı ekonomiden ikincil farklılık da potansiyel değerin defter değerinin çok üstünde olmasından kaynaklanır.

 

YSM; 2007 sonundan itibaren sürekli ortaklık teklif alan bir şirket. Bizim için bizim aslan çok değerliydi, bunu bize gelen insanlara anlatamadık. Çünkü onlar hep ucuza kapatmak istediler. Lakin onlar da değerini bizim kadar biliyorlardı ki, bize ortaklık teklifiyle geldiler, biz onları davet etmemiştik neticede.

 

Şirketler de ürünler (mal ve hizmet) gibi alınır ve satılırlar. Yurt dışında şirket büyümeleri de yine bu şekilde olmaktadır. Bilişim sektöründeki ismini sayacağım şu şirketler aynen bu şekilde büyümüşlerdir : Google, Apple, Facebook, …. Bu isimler yeterli. Türkiye’de ise bu konulara yatırım yapan banka, holding ve kişi sayısı 2000’li yılların ortasından sonra artmıştır ve giderek de artacaktır.

 

Avrupa ve özellikle Amerika’da vergi ve faizlerin düşüklüğü yatırımcıları banka ve fonlardan kazanacaklarından çok daha fazlasını getirecek olan şirket evlilikleri (birleşme, satın alma, hisse devri) üzerine düşmeye başlamışlardı. Türkiye bu kıvama 2010 itibarıyla geldi. Yatırımcı düşen faizler sonrasında bu tarz girişimlere daha fazla yönelecek.

 

Eğer şirketiniz, yatırımcıya çok-çok fazla gelir getirecekse, hemen şirket değerinizi hesaplatın. Nasıl yapacağım diyorsanız yine YSM den Sedat Bey n kapısını çalabilirsiniz.

 

EVET bazı şirket değerleme metodolojilerini sıralayalım :

  1. İndirgenmiş nakit akımları (net bugünkü değer) yöntemi
  2. Net aktif değeri yöntemi
  3. Piyada değeri / Defter değeri yöntemi
  4. Tasfiye değeri yöntemi
  5. Yeniden yapma değeri yöntemi
  6. İşleyen teşebbüs değeri yöntemi
  7. Emsal değeri yöntemi
  8. Ekspertiz değeri yöntemi
  9. Amortize edilmiş yenileme değeri yöntemi
  10. Temettü verimi yöntemi
  11. Fiyat / Kazanç oranı yöntemi
  12. Fiyat / Nakit akımları yöntemi
  13. Piyasa kapitalizasyon oranı yöntemi
  14. Defter değeri yöntemi
  15. Menkul varlık fiyatlandırma modeli
  16. Arbitraj fiyatlama modeli

 

En sık kullanılan ve bir çok sektör için geçerli olan 3 yöntem :

  1. Özkaynak Yöntemi
  2. İndirgenmiş Nakit Yöntemi
  3. Fiyat / Kazanç Oranı Yöntemi

 

Bu metotları siz öğrenip yapsanız da bağımsız şirketlerden bir “değer raporu” almadıkça büyük yatırımcı bulamazsınız.

 

Bu konu hakkında görüşmek dileğiyle… iletisim@ysmyazilim.com adresine bekliyorum.

 

KONU 10 : Şu 3 şeye ihtiyacımın olduğunun ne kadar farkındayım?

 

İnsanların dünyevi ihtiyaçları maddi ve manevidir. Uhrevi olanlar ise bu dünyada yapılanlara paralel karşılık bulur.

 

Dünyevi ihtiyaçlar sınırlı olmakla birlikte, kapitalist ekonomik tanımlamalarla ihtiyaçların değil ama taleplerin (ihtiyaç ötesi olanlar dahil) bir sınırı olmadığı ama arz edilenin sınırlı olduğu öğretildi bizlere. Bu öğreti çok doğru.

 

Ama sınırlı olan, sınırsızı anlayamaz derler.

 

İş adamı olarak şu şeye çok iyi derece sahip olmamız lazım :

  1. Nakit,
  2. İnsan Kaynağı
  3. Moral + Sabır

 

Bu konu hakkında görüşmek dileğiyle… iletisim@ysmyazilim.com adresine bekliyorum.

 

SONUÇ :

Bu yazıyı okuyan dostum, umarım aldığınız feyz ile işleriniz mükemmele doğru akar. İlmin zekatı da vermektir derler. Biz vazifemizi tam yapmaya çalışalım. 

Verebiliyorsak ne mutlu, alınabiliyorsa ne büyük mutluluk!  Biz sebepleri yazdık, siz bu sebepleri yerine getirin ve sonucuna karışmayın. Yani sefere çıkın, zafere karışmayın!

Varsa bir eksiğimiz kusurumuz iletisim@ysmyazilim.com adresine tavsiyelerinizi bekliyorum.

24 Ocak çok önemli bir gün malumunuz. Bu günün anısına böylesine uzun bir yazı kaleme aldım.
Kendinize iyi bakın.

Saygılarımla,
Sedat YAZICI, YSM Yazılım YKB
Bilgisayar Yük. Müh., Kocaeli Üniversitesi Endüstri Müh. Öğretim Üyesi (Misafir)

Paylaş